17 Eylül 2009 Perşembe

palermo shooting


yasasin surrealizm!!!
kandirdin, rol yaptin, hayalinin pesinde kostun, kazandin, gerekirse insanlari ezerek bir yerlere geldin diyelim. yoruldugunu hissettigin zaman ne olacak... nabzini çenende hissettigin bir anda şalter inerse ne yapacaksin... tum bu hayallerin, hirslarin, amaclarin, gereksiz soz verislerin ne kadar bos olduguna dair şimşekler cakacak zihninin tam ortasina... o zaman herşeyi birakip gitmek... eşinden, işinden, kendinden sıkılıp, susmak... ufuk cizgisini de asacak derin noktalarda hayatı saklamaya calışmak... yaşamayı hayal bile edemedigin zevkleri tatmadigin icin, aklina cagirmadigin icin pasadokslar icerisinde kaybolacaksin... o zaman ruyayla gercek kesisim kumesinin elemanlarini saymaktasindir...

bu yazi hangi kafayla yazilir?
tum senaryonun dondugu sahnenin kulaklarinda zach'in sesinden bir postcards from italy, son sahnesinde de Beth Gibbons'in mysteries fisiltisi yayiliyorsa icime izledigim bir filmden sonra, bu yazilar yazilir. ozellikle film yukaridaki yazi hakkindaysa.
hadi bakalim...

Hiç yorum yok: